Kayıtlar

Mart, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

AİLE OLABİLME BECERİSİ - 2

Aile Tipleri ve Ailenin Fonksiyonları Yaşam koşulları değiştikçe ve geliştikçe aile tipleri de değişmektedir. Toplumdan topluma, kültürden kültüre aile tipleri farklılaşmaktadır. Ancak modern çağın getirdikleri dünya genelinde aileleri çekirdek aile tipine sokmaktadır. Modern çağın iş koşulları, şehirleşme, yaşam standartları, her iki çiftin çalışması, teknolojik gelişmeler gibi durumlar toplumun çekirdek aile tipine dönüşmesini sağlamıştır. Eskiden var olan geniş aile tipleri yavaş yavaş terk edilmeye başlamıştır. Aile tipleri yaşanılan yere, üye sayısı, kültüre göre farklı alt tiplerden oluşabilmektedir. Biz burada günümüzde en çok karşımıza çıkan üç alt tipi inceleyeceğiz. Çekirdek Aile: Özellikle şehirlerde anne, baba ve çocuklardan oluşan küçük ailelerdir. Çekirdek aile yaşam koşullarına bağlı olarak ortaya çıkmıştır. Sanayileşme ve kentleşme çekirdek aile tiplerinin gelişmesine neden olmuştur. Eskiden geniş ailede yaşayan bireyler, iş koşulları v...

AİLE OLABİLME BECERİSİ - 1

Resim
Ailenin Tanımı ve Önemi Aile; evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birliktir. 1 Türk Dil Kurumunun açıklamasında da gördüğümüz gibi aile içerisinde etkileşimlerin bulunduğu dinamik bir topluluktur. Psikolojik açıdan aile; çiftin yasal bağlarla kurduğu, biyolojik, psikolojik ve sosyal işlevleri olan, toplumun en küçük yapı birimidir. Ülkemizde aile kurumu sadece resmi bir nikahla şahitler huzurunda kurulabilir. Bu nikah Medeni Kanun ile düzenlenmiştir ve ülkemizde bir kişi sadece bir kişi ile evli olabilir. Aile kavramına baktığımızda geçmişten günümüze sürekli değişimlere uğramıştır. Yaşanılan dönemin özelliklerine göre ailenin tanımı, yapısı, gelişimi sürekli farklılıklar göstermektedir. Yaşanılan çağ ne kadar değişirse değişsin, dünya üzerindeki tüm toplumlar için değişmeyen tek şey ailenin önemidir. Kadim zamanlardan günümüze kadar her toplum ve kültürde aile kutsal olarak görülmüş...

CİNSELLİK NEDİR? NE DEĞİLDİR?

Resim
Cinsellik Kavramı Cinsellik, insanın doğuştan getirdiği güdülerden biridir. İnsanın gelişim aşamalarının belirli yaş dilimlerinde cinsellik önem kazanırken belirli yaş dilimlerinde ise cinsel dürtülerin yok olduğunu görürüz. Cinsellikle ilgili ilk merak ortalama üç yaş civarı başlar ve altı yaşından sonra birden biter. Üç yaş civarı çocukları önce kendi cinsel organı keşfeder, merak eder ve ilgisi cinsel organı üzerinde yoğunlaşabilir. 3-6 yaş arası çocuklar kendilerini merak ederken aynı zamanda karşı cinsi de merak etmeye başlarlar. Cinsel kimliğin kazanılması için bu dönemde anne babaların çocuklarının sorduklarına net ve kısa cevaplar vererek, çocuğun merak duygusunu tatmin etmesi gerekmektedir. Merak duygusu tatmin edilmeyen çocuklar bu tür soruları bir daha anne babaya sormaması gerektiğini öğrenir ve cinsellikle ilgili bilgileri dışarıdan öğrenmeye açık olurlar. İlkokul çağında cinsellikle ilgili kavramlar tamamen yok olmuştur. Çocuğun ilgisi sadece ve sadece der...

ANNE ÇOCUK VE BAĞLANMA SORUNLARI

ANNE ÇOCUK VE BAĞLANMA SORUNLARI Bağlanma, bebek ile ona temel bakım veren kişi arasında oluşan bağdır ve birincil bağlanma anne ile gerçekleşir. Bebeğin, biyolojik yetersizliği dikkate alındığında, bakım verene karşı bir bağlanmanın oluşması kaçınılmazdır. İlk yıllarda anne ile oluşan bu bağ, çocuğun kişiliğinin önemli bir kısmını oluşturmakta e bu özellikler hayat boyu değişime karşı bir direnç göstermektedir. Çocuğun anneye duygusal olarak bağlanması hayatta kalmak için gereklidir. Bağlanma doğanın evrensel bir ilkesidir. Bowlby, 1930-1950 yılları arasında psikanalitik gruplarla çalışmasına rağmen, bilişsel psikoloji, davranışçılık, sistem teorisi gibi alanlarla ilgilenmiştir. Ürettiği “Bağlanma Kuramı” her ne kadar farklı disiplinlerin etkisi altında olsa bile temeli Freudyen bakış açısına dayanmaktadır. Kuramın temel noktası ise annenin bebeğine dış dünyayı inceleyebileceği ve gerektiğinde emniyet duyguları içerisinde geri dönüşler yapabileceği güvenilir bir ortam oluşturmasıd...